Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının Dayanışma Günü: “Mesleklerimiz Değersizleştiriliyor”
Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının Dayanışma Günü: “Mesleklerimiz Değersizleştiriliyor”
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu, 19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü'nde mesleklerin değersizleştirildiğini vurgulayarak hak kayıplarına dikkat çekti. Meslektaşlarının güvencesiz çalıştığını belirtti ve toplumsal mücadeleyi önemsediğini paylaştı.
Haber Giriş Tarihi: 20.09.2024 11:04
Haber Güncellenme Tarihi: 20.09.2024 11:08
Kaynak:
Muğla Vakti
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu tarafından 19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü dolayısıyla basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılarının yaşadığı hak kayıplarına ve güvencesiz çalışmaya vurgu yapılarak “Bir dönemin en gözde meslekleri sistematik olarak değersizleştiriliyor” denildi.
19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü dolayısıyla Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği binasında basın açıklaması yapıldı.
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Toplumsal mücadele tarihimizin en önemli dönemeçlerinden olan 19 Eylül 1979 İş Bırakma Eylemimizin 45. yıldönümünü bir kez daha büyük bir saygıyla selamlıyoruz. 19 Eylül’ün mirasını yaşatmak için ilan ettiğimiz ‘TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü’nü kutluyoruz. 19 Eylül 1979 mesleğimize, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmanın en örgütlü, en şanlı eylemlerinden biri olarak tarihe not edilmiştir. O gün gerçekleştirilen 1 günlük iş bırakma eylemi teknik elemanların kendi mücadelesi olduğu kadar, diğer emekçilerin, ezilenlerin de sesini yükselttiği bir dayanışma ve mücadele günü olmuştur. 1979 yılının 19 Eylül’ünde meslektaşlarımızın zorlu yaşam koşullarına, mesleklerinin itibarsızlaştırılmasına karşı verdiği mücadeleyi, üzerinden geçen 45 yıla rağmen bizler de ne yazık ki gün geçtikçe kötüleşen koşullar altında vermeye devam ediyoruz. Ülkemiz ciddi bir ekonomik krizin içerisinden geçerken, krizin tüm faturası meslektaşlarımıza, emeği ile geçinen toplumsal kesimlere kesilmektedir. Bir avuç sermayedarın daha da zenginleşmesi uğruna, halkın ihtiyaçları göz ardı ediliyor; kamusal yatırımlar ortadan kaldırılıyor, rant ve kar hırsı bilimsel bilginin önünde tutuluyor, Cumhuriyet’in tüm ilerici değerleri ve birikimi piyasacılıkla talan ediliyor. Yıllardır uygulana gelen rant eksenli politika ve uygulamalar ülkemizi ve geleceğimizi adım adım yok edip, biz mühendis, mimar ve şehir plancılarını da zorlu bir yaşam mücadelesine sürüklüyor.
“Mesleklerimiz değersizleştiriliyor”
Bir dönemin en gözde mesleklerinden olan mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı sistematik olarak değersizleştiriliyor. Emeğimiz göz göre hiçe sayılıyor. Dahası, meslektaşlarımızın ekonomik koşulları, üstlendikleri sorumluluklara ve almış oldukları eğitime uymayan bir düzeye geriletiliyor. Aldığımız ücretler bizleri açlığa mahkum ediyor. Bu düzen hem meslektaşlarımıza hem halkımıza nefes almayı bile çok görür hale getirdi. Mühendis, mimar ve plancılarının büyük çoğunluğu asgari ücrete çalışıyor. İş bulamayanlar, meslek dışı alanlarda garsonluk, tezgâhtarlık gibi işlerde çalışmaya mecbur kalıyor. Staj sorunu nedeniyle işe girişlerde ve tecrübe süreçlerinde daha yolun başında çalışma hayatı tıkanıyor. İşsizlik, esnek çalışma, güvencesizlik, sağlıksız çalışma koşulları ve reel ücret kaybı gibi sorunlar özel sektörde çalışan tüm meslektaşlarımızı tehdit ediyor. Yurtdışına göç eden her meslektaşımız da gelecek umudumuzdan bir kayıp oluyor. Ülkesinin geleceği, bilim ve teknik için hiç çekinmeden elini taşın altına koymuş emekli meslektaşlarımız ise neredeyse açlığa terk edilmiş durumda. Tüm emekliler gibi meslektaşlarımız da yaşayan bir ölü olarak görülüyor. Sistemin çarkları sermaye lehine dönebilsin diye ömrümüz boyunca adeta bir köle gibi çalışmayı kabul etmiyoruz.
“Alın terimiz için mücadele edeceğiz”
100 yıllık Cumhuriyet tarihimizde birbiri ardına yaşanan büyük felaketler, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı hizmetlerinin ve bu alanda emek veren meslektaşlarımızın toplumsal önemini sayısız kere gösterdi. Çok açıktır ki; mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki hak ve çıkarlarını korumak aslında tüm toplumun geleceğini korumak demektir. Çünkü bizim meslek alanımız, toplumun ortak yaşamının üretimini ve devamlılığını sağlamaktadır. Bizler bu anlayışla, mesleğimize ve meslektaşlarımıza sahip çıkarken, ülkemizin ve toplumumuzun ortak geleceğine de sahip çıkıyoruz. Bu ülke kurulurken mesleğimizi bilimden, üretimden ve toplumdan yana kullanan, alın teri bu topraklara düşen meslektaşlarımızdan aldığımız miras ile çalışıyoruz. Tarıma ve sanayi üretimine, ülkemizin imarına, enerji üretim iletim ve tüm aşamalarına, iletişim ve bilişime, madenlerimizin bulunması ve işletilmesine, doğamıza, çevremize, kentlerimize dair sorumluluklarımızı çok iyi biliyoruz. Bu bilinç ve sorumlulukla hareket ediyor, tarihimizin her döneminde olduğu gibi bugün de bu sorumluluğu almaktan, ülkemiz ve halkımız için taşın altına elimizi koymaktan çekinmiyoruz. Bunun için çok çalışıyoruz. 70 yıldır, TMMOB’nin bütün tarihi, meslektaşlarımız ve ülkemiz için verilen işte bu emek mücadelesine dayanmaktadır.
“TMMOB var, biz varız”
Dayanışma Günü olarak ilan ettiğimiz bu önemli günde herkes duysun, herkes bilsin ki; Bu ülkede bilim ve tekniği esas alan, kamu çıkarını savunan, eşitlik, özgürlük ve demokrasiden yana tavır koymaya çalışan, başka bir geleceğin tahayyülünü umudunda taşıyan TMMOB var, biz varız. Meslek alanlarımızı, meslektaşlarımızı ve ülkemizin geleceğini teslim almaya çalışan hiçbir zor ve baskıya karşı sessiz kalmayacağız. Dün ne yaptıysak bugün de iyiden ve güzelden yana olanı, umutlu ve aydınlık olanı seçeceğiz. 45 yıl önce üretimden gelen gücüyle tarihin akışına müdahale eden meslektaşlarımızın izinde, mesleğimizin ve ülkemizin geleceği için durmaksızın mücadele edeceğiz. Ülkemizin ve meslektaşlarımızın dayanışmaya ve birlik içinde olmaya en fazla ihtiyaç duyduğu bu dönemde 19 Eylül Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü’nü kutluyoruz. Bu bağlamda da, 2023 yılında yaptığımız gibi, Muğla İl Koordinasyon Kurulu olarak üniversitelerin açılması ile birlikte öğrencilerimizin ve meslektaşlarımızın birlikte olabileceği bir tarihte Dayanışma Pikniğini önümüzdeki günler için de planlamaktayız.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının Dayanışma Günü: “Mesleklerimiz Değersizleştiriliyor”
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu, 19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü'nde mesleklerin değersizleştirildiğini vurgulayarak hak kayıplarına dikkat çekti. Meslektaşlarının güvencesiz çalıştığını belirtti ve toplumsal mücadeleyi önemsediğini paylaştı.
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu tarafından 19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü dolayısıyla basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılarının yaşadığı hak kayıplarına ve güvencesiz çalışmaya vurgu yapılarak “Bir dönemin en gözde meslekleri sistematik olarak değersizleştiriliyor” denildi.
19 Eylül Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü dolayısıyla Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği binasında basın açıklaması yapıldı.
TMMOB Muğla İl Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Toplumsal mücadele tarihimizin en önemli dönemeçlerinden olan 19 Eylül 1979 İş Bırakma Eylemimizin 45. yıldönümünü bir kez daha büyük bir saygıyla selamlıyoruz. 19 Eylül’ün mirasını yaşatmak için ilan ettiğimiz ‘TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü’nü kutluyoruz. 19 Eylül 1979 mesleğimize, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmanın en örgütlü, en şanlı eylemlerinden biri olarak tarihe not edilmiştir. O gün gerçekleştirilen 1 günlük iş bırakma eylemi teknik elemanların kendi mücadelesi olduğu kadar, diğer emekçilerin, ezilenlerin de sesini yükselttiği bir dayanışma ve mücadele günü olmuştur. 1979 yılının 19 Eylül’ünde meslektaşlarımızın zorlu yaşam koşullarına, mesleklerinin itibarsızlaştırılmasına karşı verdiği mücadeleyi, üzerinden geçen 45 yıla rağmen bizler de ne yazık ki gün geçtikçe kötüleşen koşullar altında vermeye devam ediyoruz. Ülkemiz ciddi bir ekonomik krizin içerisinden geçerken, krizin tüm faturası meslektaşlarımıza, emeği ile geçinen toplumsal kesimlere kesilmektedir. Bir avuç sermayedarın daha da zenginleşmesi uğruna, halkın ihtiyaçları göz ardı ediliyor; kamusal yatırımlar ortadan kaldırılıyor, rant ve kar hırsı bilimsel bilginin önünde tutuluyor, Cumhuriyet’in tüm ilerici değerleri ve birikimi piyasacılıkla talan ediliyor. Yıllardır uygulana gelen rant eksenli politika ve uygulamalar ülkemizi ve geleceğimizi adım adım yok edip, biz mühendis, mimar ve şehir plancılarını da zorlu bir yaşam mücadelesine sürüklüyor.
“Mesleklerimiz değersizleştiriliyor”
Bir dönemin en gözde mesleklerinden olan mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı sistematik olarak değersizleştiriliyor. Emeğimiz göz göre hiçe sayılıyor. Dahası, meslektaşlarımızın ekonomik koşulları, üstlendikleri sorumluluklara ve almış oldukları eğitime uymayan bir düzeye geriletiliyor. Aldığımız ücretler bizleri açlığa mahkum ediyor. Bu düzen hem meslektaşlarımıza hem halkımıza nefes almayı bile çok görür hale getirdi. Mühendis, mimar ve plancılarının büyük çoğunluğu asgari ücrete çalışıyor. İş bulamayanlar, meslek dışı alanlarda garsonluk, tezgâhtarlık gibi işlerde çalışmaya mecbur kalıyor. Staj sorunu nedeniyle işe girişlerde ve tecrübe süreçlerinde daha yolun başında çalışma hayatı tıkanıyor. İşsizlik, esnek çalışma, güvencesizlik, sağlıksız çalışma koşulları ve reel ücret kaybı gibi sorunlar özel sektörde çalışan tüm meslektaşlarımızı tehdit ediyor. Yurtdışına göç eden her meslektaşımız da gelecek umudumuzdan bir kayıp oluyor. Ülkesinin geleceği, bilim ve teknik için hiç çekinmeden elini taşın altına koymuş emekli meslektaşlarımız ise neredeyse açlığa terk edilmiş durumda. Tüm emekliler gibi meslektaşlarımız da yaşayan bir ölü olarak görülüyor. Sistemin çarkları sermaye lehine dönebilsin diye ömrümüz boyunca adeta bir köle gibi çalışmayı kabul etmiyoruz.
“Alın terimiz için mücadele edeceğiz”
100 yıllık Cumhuriyet tarihimizde birbiri ardına yaşanan büyük felaketler, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı hizmetlerinin ve bu alanda emek veren meslektaşlarımızın toplumsal önemini sayısız kere gösterdi. Çok açıktır ki; mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki hak ve çıkarlarını korumak aslında tüm toplumun geleceğini korumak demektir. Çünkü bizim meslek alanımız, toplumun ortak yaşamının üretimini ve devamlılığını sağlamaktadır. Bizler bu anlayışla, mesleğimize ve meslektaşlarımıza sahip çıkarken, ülkemizin ve toplumumuzun ortak geleceğine de sahip çıkıyoruz. Bu ülke kurulurken mesleğimizi bilimden, üretimden ve toplumdan yana kullanan, alın teri bu topraklara düşen meslektaşlarımızdan aldığımız miras ile çalışıyoruz. Tarıma ve sanayi üretimine, ülkemizin imarına, enerji üretim iletim ve tüm aşamalarına, iletişim ve bilişime, madenlerimizin bulunması ve işletilmesine, doğamıza, çevremize, kentlerimize dair sorumluluklarımızı çok iyi biliyoruz. Bu bilinç ve sorumlulukla hareket ediyor, tarihimizin her döneminde olduğu gibi bugün de bu sorumluluğu almaktan, ülkemiz ve halkımız için taşın altına elimizi koymaktan çekinmiyoruz. Bunun için çok çalışıyoruz. 70 yıldır, TMMOB’nin bütün tarihi, meslektaşlarımız ve ülkemiz için verilen işte bu emek mücadelesine dayanmaktadır.
“TMMOB var, biz varız”
Dayanışma Günü olarak ilan ettiğimiz bu önemli günde herkes duysun, herkes bilsin ki; Bu ülkede bilim ve tekniği esas alan, kamu çıkarını savunan, eşitlik, özgürlük ve demokrasiden yana tavır koymaya çalışan, başka bir geleceğin tahayyülünü umudunda taşıyan TMMOB var, biz varız. Meslek alanlarımızı, meslektaşlarımızı ve ülkemizin geleceğini teslim almaya çalışan hiçbir zor ve baskıya karşı sessiz kalmayacağız. Dün ne yaptıysak bugün de iyiden ve güzelden yana olanı, umutlu ve aydınlık olanı seçeceğiz. 45 yıl önce üretimden gelen gücüyle tarihin akışına müdahale eden meslektaşlarımızın izinde, mesleğimizin ve ülkemizin geleceği için durmaksızın mücadele edeceğiz. Ülkemizin ve meslektaşlarımızın dayanışmaya ve birlik içinde olmaya en fazla ihtiyaç duyduğu bu dönemde 19 Eylül Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü’nü kutluyoruz. Bu bağlamda da, 2023 yılında yaptığımız gibi, Muğla İl Koordinasyon Kurulu olarak üniversitelerin açılması ile birlikte öğrencilerimizin ve meslektaşlarımızın birlikte olabileceği bir tarihte Dayanışma Pikniğini önümüzdeki günler için de planlamaktayız.”
Kaynak: Muğla Vakti
En Çok Okunan Haberler