SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

##Cinayet

Muğla Vakti - #Cinayet haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, #Cinayet haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Muğla'da 2006 Yılında Kaybolan Kızı Öldürdükleri İddia Edilen 2 Kişi Tutuklandı Haber

Muğla'da 2006 Yılında Kaybolan Kızı Öldürdükleri İddia Edilen 2 Kişi Tutuklandı

Fethiye'de 2006 Yılında Kaybolan Yasemin Dermenci'nin Cinayeti Aydınlatıldı: 2 Tutuklama Muğla'nın Fethiye ilçesinde, 2006 yılında kaybolan 17 yaşındaki Yasemin Dermenci'nin ölümüne dair yeni bir gelişme yaşandı. Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda, genç kızın cinayete kurban gittiği ortaya çıktı. Olayla ilgili 3 şüpheli gözaltına alınırken, 2'si çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı, ilçedeki faili meçhul olayların aydınlatılmasına yönelik yaptığı çalışmalara devam ediyor. Bu kapsamda, 2006 yılında kaybolan Yasemin Dermenci'nin dosyasını tekrar ele alındı. Geçtiğimiz yıl alınan ifadeler doğrultusunda, Yasemin'in tüfekle öldürülüp gömüldüğü bilgisi üzerine, Muğla İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ve Fethiye İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri teknik ve fiziki takip başlattı. Yapılan çalışmalar neticesinde, olaya karışan 4 kişiden 3'ü gözaltına alındı. Zanlılardan T.K ve Ö.D, çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğer şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, olayla ilgili aranan 1 şüphelinin 2011 yılından bu yana kayıp olduğu ve hala arandığı öğrenildi. Yasemin Dermenci'nin kaybolduğu 2006 yılından sonra ailenin kayıp başvurusu üzerine yapılan arama çalışmaları sonuçsuz kalmıştı.

Narin Güran Cinayeti Davasında Karar Açıklandı Haber

Narin Güran Cinayeti Davasında Karar Açıklandı

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin davada; Yüksel Güran, Enes Güran ve Salim Güran'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Mahkemenin kararında Narin'i anne, ağabey ve amcasının iştirak halinde öldürdüğü belirtildi. Narin'in cesedini taşıdığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar ise 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diyarbakır'da öldürülen Narin Güran cinayeti davasının 2. duruşmasında son güne gelindi. Tüm sanıklar son savunmalarını yaptı. Sanıklar karar için yeniden salona getirildi. Olağanüstü güvenlik önlemleri alınırken, salon hıncahınç doldu. 3 SANIĞA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET Mahkeme sanıkların son sözlerini sordu. Ardından karar açıklandı. Ağabey Enes Güran, anne Yüksel Güran, amca Salim Güran ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. NEVZAT BAHTİYAR'A 4 YIL 6 AY HAPİS CEZASI Narin'in cesedini Eğertutmaz Deresi'ne götürdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar ise 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı. İŞTE SANIKLARIN SON SÖZLERİ Yüksel Güran: Ben kızımın katili değilim. Son söz sizindir başkanım. Nevzat Bahtiyar: Cesedi ben taşıdım , cezam neyse razıyım. Enes Güran: Ben doğruyu konuştum. Hakkım helal değil. Mahkemenin suçlamalarını kabul etmiyoruz. Salim Güran: Narin Güran benim yeğenimdir, canımdır. Bu dünyada ona en son ben zarar veririm. MAHKEMENİN KISA KARARI: NARİN'İ İŞTİRAK HALİNDE ÖLDÜRDÜLER Mahkemenin kısa kararı da belli oldu. Kararda anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran'ın, Narin'i iştirak halinde öldürdüğü belirtildi. Kararda şu ifadeler yer aldı: "Sanık Salim Güran'ın diğer sanıklar Yüksel Güran ve Enes Güran ile iştirak halinde maktul Narin Güran'a yönelik "kasten öldürme" suçunu işlediği sabit görülmekle, eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 81/1 maddesi uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, çocuk olan maktulün sanık Yüksel'in kızı, sanık Enes'in kardeşi olması ve maktulün sanıklar tarafından iştirak halinde öldürülmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 82/1-d-e maddesi gereğince sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir." "NEVZAT BAHTİYAR SUÇ DELİLLERİNİ YOK EDİP GİZLEDİ" Nevzat Bahtiyar'a verilen cezanın gerekçesi de kısa kararda şu şekilde ifade edildi: "Her ne kadar sanık Nevzat Bahtiyar hakkında diğer sanıklarla birlikte iştirak halinde Maktul Narin Güran'ı kasten öldürme suçundan cezalandırılması istemi ile mahkememize kamu davası açılmışsa da, sanığın Katılan Arifin evine geldiğinde Maktul Narin'in cansız bedenini yerde bulduğu, ardından sanık Salim'in tehditleri ile Narin'in cansız bedenini Arif'in evinden alarak Eğertutmaz deresine götürdüğü ve cansız bedenin bulunduğu çuvalı dere kenarına üzerine taş koymak suretiyle sakladığı göz önüne alındığında; sanığın üzerine atılı eyleminin Suç delillerini yok etme. gizleme veya değiştirme suçunu oluşturduğu anlaşıldığından; suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, suç sebep ve saikleri, maktul Narin'in cansız bedeninin sanığın beyanları ile değil yapılan araştırmalar neticesinde bulunması, maktul Narin'in öldürüldüğü tarihten cansız bedeninin bulunduğu tarihe kadar geçen süre, bu süre içerisinde suç delillerinin bulunamaması (Adli Tıp Kurumları tarafından yapılan onlarca araştırmalara rağmen herhangi bir delilin bulunmaması. delil bulunmayışına sebebin ise söz konusu Cansız bedenin uzunca süre suyun içerisinde kalması) karşısında TCK'nın 281/1. maddesi uyarınca takdiren ve teşdiden 4 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir." BAHTİYAR TAHLİYE EDİLEBİLİR Öte yandan Nevzat Bahtiyar cinayete iştirakten beraat etti. Yattığı süre cezasından düşecek olan Bahtiyar tahliye edilebilir. BAKAN TUNÇ'TAN AÇIKLAMA Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da verilen kararla ilgili açıklama yaptı. Bakan Tunç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Masum kızımız, 8 yaşındaki Narin evladımızın canice katledilmesine ilişkin davada Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi kararını vermiştir. Bu acı olayda maddi gerçeğin ortaya çıkarılması ve sorumluların hak ettiği cezalara çarptırılarak adaletin tecelli etmesi milletimiz için büyük bir beklenti haline gelmiştir. Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı ilkeleri doğrultusunda gecikmeksizin verilen kararın milletimizin vicdanında yer bulması önemlidir. Gerek soruşturma aşamasında gerekse kovuşturma sürecinde adaletin tecellisi için duyarlı davranan herkese, yargı mensuplarımıza teşekkür ediyorum. Adalet, mülkün temelidir. Adaletin terazisi hiçbir zaman şaşmayacaktır. Bu tür acıların bir daha yaşanmaması için devlet ve milletçe hepimiz hep birlikte üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Narin evladımıza bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum."

Yatağan’daki Cinayet Davasında Şok Karar Haber

Yatağan’daki Cinayet Davasında Şok Karar

Muğla’nın Yatağan ilçesinde eşi Mehmet Çoban tarafından yakılarak öldürüldüğü öne sürülen Figen Çoban davası yeniden görüldü. Mahkeme, Mehmet Çoban’a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını “haksız tahrik” indirimi uygulayarak 24 yıl hapis cezasına çevirdi. Yatağan’a bağlı Yeşilbağcılar Mahallesi’nde Figen Çoban’ın eşi Mehmet Çoban tarafından öldürmesi ile ilgili davanın 7 Mart’ta yapılan dördüncü duruşmasında savcı sanığın annesi H.Ç. hakkında beraat, Figen Çoban’ın kayınbiraderi Süleyman Çoban için ‘eyleme iştirakten’ ceza verilmesini istemiş, sanık Mehmet Çoban hakkında ise eşi Figen Çoban’ın iş yerindeki bir şahısla olan mesajları nedeniyle ‘haksız tahrik indirimi’ uygulanmasını talep etmişti. Ancak mahkeme, 4 Nisan’da savcının ”haksız tahrik indirimi” talebini kabul etmeyerek, sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermişti. Figen Çoban’ın kayınbiraderi Süleyman Çoban ise 17 yıl hapis cezası almıştı. Savcı Mehmet Çoban hakkında verdiği karara itiraz etmişti. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24’üncü Ceza Dairesi de itirazı kabul ederek davanın yeniden görülmesine karar vermişti. 18 Eylül’de yapılan duruşmada mahkeme, Mehmet Çoban’ın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını “haksız tahrik” indirimi uygulayarak 24 yıl hapis cezasına çevirdi. Mahkeme, Figen Çoban’ın kayınbiraderi Süleyman Çoban’a verilen 17 yıl hapis cezasını da onadı. “Yargıtay’a temyiz hakkımızı kullanacağız” Karara ilişkin bugün açıklamalarda bulunan Figen Çoban’ın aile avukatı Kemal Ertuğrul, şunları söyledi: “Yargılama sonunda İzmir 24. Ceza Dairesi sanığın haksız tahrik altında eylemi işlediğini kabul ederek, ciddi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasından vazgeçerek 24 yıl ağır hapis cezası verilmesine, diğer sanığın beraat kararının onaylanmasına ve kardeşinin 17 sene olan cezasının da onanmasına karar verildi. Bizim istinaf taleplerimiz bu aşamada kabul edilmedi. Yine bir yüksek mahkeme klasiği. Daha önceden de takip ettiğim benzer dosyalarda yerel mahkemelerin vermiş olduğu ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını yüksek mahkemeler hep “haksız tahrik” indirimi uygulamalı gerekçesiyle sanık lehine bozmuştur. Burada da aynı karar verildi. Mahkeme sonuçta, sanıkların bu eylemi işlediği konusunda bir tereddütte yer olmadığından bahisle, cinayet suçundan her ne kadar indirim yapılsa bile gereken cezaları verdi. Ancak bir insan sistematik olarak sürekli dövdüğü, sürekli maddi manevi işkence yaptığı karısına sonuçta bir bahane bularak yine kötü bir şekilde dövüyor. Kadın evlerinin bulunduğu köy evinde dövülerek balkondan yuvarlanıyor ve yerde baygın vaziyette henüz ölmüş değil. Bu durumdayken zaten, ‘Öldü diye bırakıldığı aşamada bile yaşıyordu’ diye tanık ifadesi var. Bu durumda yerde yatan eşinin üzerine benzin döküp annesi, erkek kardeşi ve en önemlisi çocuklarının gözü önünde benzin döküp bu kadını yakarak ölümüne nesne oluyor. Böyle işlenmiş bir cinayetin hukuki niteliği, ‘tahrik altında eşi öldürmek’ midir yoksa gerçekten hukuken affedilemez bir inanılmaz derece kötü ve hunharca işlenmiş bir eylem midir? Bence tartışılması gereken konu budur. Kıskançlık sebebi ile bir insan başka bir insana bunu yapıyorsa hukuken himaye görmemesi gerektiğine inanıyorum. Yargıtay’a bu kararı temyiz hakkımız var. Bu hakkımızı kullanacağız.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.